Bugün Camilerde Okunacak Cuma Hutbesi: İş Ahlakı

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

TİCARET HAYATININ BEREKETİ: İŞ AHLAKI
Muhterem Müslümanlar!
İnsanoğlu, kendisinin ve bakmakla yükümlü
olduğu kişilerin nafakasını temin etmek için rızkını
arar. Bu gayeyle her bir insan, Yüce Rabbimizin
koyduğu sünnetullâha uygun olarak farklı işler yapar.
Kimi işçi, kimi işveren, kimi memur, kimi de amir
olarak çalışır. Dünya hayatındaki bu zorunlu görev
paylaşımında nice hikmetler vardır. Nitekim Yüce
Allah, “Rabbinin rahmetini onlar mı
bölüştürüyorlar? Dünya hayatında onların
geçimliklerini aralarında biz paylaştırdık.
Birbirlerine iş gördürmeleri için kimini ötekine
derecelerle üstün kıldık. Rabbinin rahmeti onların
biriktirdikleri şeylerden daha hayırlıdır”1
buyurmaktadır.
Aziz Müminler!
Maddî durumu, makam ve vazifesi ne olursa
olsun, insanlar bir tarağın dişleri gibi eşittir. Kul olarak
hiç kimsenin diğerinden bir ayrıcalığı veya üstünlüğü
yoktur. İş hayatındaki ast-üst ilişkisi Cenâb-ı Hakkın
katında insana özel bir konum kazandırmaz. Allah’ın
huzurunda insanı değerli kılan ancak imanı, ibadeti,
ahlakı ve takvasıdır. Peygamberimiz (s.a.s) bir hadis-i
şeriflerinde bizleri şöyle uyarmaktadır: “Allah sizin
suretlerinize ve mallarınıza bakmaz, ancak
kalplerinize ve amellerinize bakar.”2
Kıymetli Müslümanlar!
Bir kimseye iş temin etmek, rızkını helal yoldan
kazanmasına ve ailesini geçindirmesine yardımcı
olmak büyük iyiliktir. Ancak bu aynı zamanda
karşılıklı hak ve sorumlulukları da beraberinde getirir.
Bu sorumluluklara riayet edilip karşılıklı haklar
gözetildiğinde hem Allah’ın rızası kazanılacak hem de
toplum barış ve refah içinde yaşayacaktır.
Resûlullah (s.a.s), işçi ile işveren, amir ile
memur arasındaki bağı “kardeşlik ilişkisi” olarak
vasıflandırmıştır. Kardeşler arasındaki ilişkide ise
sevgi ve saygı, şefkat ve merhamet, dayanışma ve
yardımlaşma esastır.
Allah Resûlü’nün uyarılarını dikkate alan bir
işveren, işçisinin haklarını gözetir. Ona huzurlu bir iş
ortamı sağlar. İbadet ve dinlenme gibi ihtiyaçları için
gerekli imkânları sunar. Hak ettiği ücreti vaktinde
öder. Takatinin üzerinde işler yükleyerek onu
yıpratmaz. Sağlığını ve hayatını tehlikeye atmaz. İş
güvenliğine yönelik bütün tedbirleri alır. İşçisini
emanet olarak görür ve onun hakkında Allah’a karşı
sorumlu olduğunu bilerek hareket eder. İşçisiyle
kardeşçe, insaflı, sıcak ve samimi bir ilişki kurar.
Sosyal haklardan mahrum, mağdur ve kayıtsız işçi
çalıştırmaz.
Muhterem Müminler!
İş hayatının işçiye de yüklediği sorumluluklar
vardır. Mümin, Peygamberimizin tavsiyesine uygun
olarak işini sağlam yapar. Çalıştığı mekânı, eşya ve
malzemeleri kendi malı gibi korur. İşyerinin
imkânlarını şahsi ihtiyaçları için kullanmaz. Verimli
ve kaliteli bir iş çıkarmadığında bunun haksız kazanç
elde etmesine sebep olacağını bilir.
Kamu görevi yürüten kimse de bu hizmeti
milletimizin bir emaneti olarak görmelidir. Her hayırlı
işin sevabı olduğu gibi, her ihmal ve hatanın da kul ve
kamu hakkı doğuracağını asla unutmamalıdır.
Aziz Müslümanlar!
Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle
buyurmaktadır: “Andolsun, insanı biz yarattık ve
nefsinin ona verdiği vesveseyi de biz biliriz. Çünkü
biz ona şah damarından daha yakınız. Üstelik biri
insanın sağ tarafında, biri sol tarafında oturmuş iki
melek de onun yaptıklarını yazmaktadır.”3
Rabbimizin bu uyarısı gereği, hayatımızın her
alanında olduğu gibi, iş dünyamızda da kulluk
bilincine ihtiyacımız vardır. Hepimiz helalinden üretip
helal yoldan kazanmaya gayret edelim. Sanat ve
zanaat erbabı olarak çırağımıza, kalfamıza, ustamıza
sadece meslek öğretmekle kalmayalım. Aynı zamanda
erdemi, dürüstlüğü, sadakati, alın terinin ve helal
kazancın değerini de öğretelim. Tevazu ve güzel ahlak
aşılayalım. Böylece İslâm kardeşliğini ve nebevî
hikmete dayalı iş ahlakını nesillerimize aktarmış
olalım.
Hutbemi bir kutsî hadis ile bitiriyorum: “Yüce
Allah şöyle buyurur: ‘Kıyamet gününde karşısına
bir hasım olarak dikileceğim üç çeşit insan vardır:
Bunların birincisi, benim ismimi kullanarak söz
verip sözünde durmayan kimse, diğeri hür bir
insanı köle diye satıp parasını yiyen kimse,
üçüncüsü ise bir işçiyi istihdam edip ondan verim
aldığı halde ücretini vermeyen kimsedir.’”4
1 Zuhruf, 43/32. 2 Müslim, Birr, 34.
3 Kâf, 50/16-17. 4 Buhârî, İcâre, 10.
Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

Bugün Camilerde Okunacak Cuma Hutbesi: İş Ahlakı

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. 26 Nisan 2019, 22:33

    Mübarek Ramazan ayı öncesinde Akyazı Akbelde şirketindeki işimize son verilerek 1 Mayıs işçi bayramımızı çok güzel kutladılar Allah(C.C) size de gün gelir bizim yaşadıklarımızı nasip eder de sizde bu duyguyu iliklerinizde hissedersiniz inşallah.Yaşattıklarınızı yaşamadan ölmezsiniz bunu asla unutmayın.Makam ve koltuk gücü insan nefsini zehirler gözü hiçkimseyi görmezmiş.

    Cevapla