KOBİ’lerin ciddi bir iş yeri sorunu var

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

KOBİ’lerin ciddi bir iş yeri sorunu var
Sakarya’nın birçok paydaş kurumunu bir araya getiren Sinerji Grubu Toplantısı, SUBÜ
sekretaryasında ve SGK İl Müdürlüğü ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan
SATSO Başkanı Akgün Altuğ küçük ve orta ölçekli işletmelerin iş yeri problemine dikkat
çekerken, SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık iş garantili bölümler için ilk adımı
attıklarını ve bunu yaygınlaştırmak istediklerini söyledi.
Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) sekretaryasında Sosyal Güvenlik Kurumu
(SGK) İl Müdürlüğü ev sahipliğinde şehrin birçok alandaki paydaş kurumlarını istişare amacıyla
bir araya getiren Sinerji Grubu Toplantısı gerçekleştirildi. Moderatörlüğü Optimak STU Firma
Sahibi Tansel Cavit Kulak’ın yaptığı toplantı SGK İl Müdürlüğü’nde düzenlendi. Toplantının
gündem maddeleri arasında KOBİ’ler için yatırım yeri sorunu, nitelikli personel sorunu, yeşil
mutabakat, İŞKUR işbaşı eğitim programının KOBİ özelinde düzenlenmesi, yabancı uyruklu
öğrencilerin istihdamı, Rusya-Ukrayna geriliminin ülke ve Sakarya ekonomisine etkileri,
teknokentler, üniversite iş birliği ve projeleri ile erken yaşta emeklilik düzenlemesi gibi konular
yer aldı. Toplantıya SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası
(SATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Akgün Altuğ, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Musa Zor,
Ticaret İl Müdürü Emre Atmaca, SGK İl Müdürü Erhan Çavuş, İŞKUR İl Müdürü Tekin Kaya,
Sakarya Makine İmalatçıları Birliği (SAMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Çelik, Doğu
Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) temsilcileri, kamu kurumlarının temsilcileri, iş adamları
derneklerinin yöneticileri, meslek örgütlerinin yöneticileri ve akademisyenler katıldı.
1,5 çalışana 1 emekli düşüyor
Toplantının açılış konuşmasını yapan SGK İl Müdürü Erhan Çavuş, “Sinerji Grubunu
müdürlüğümüzde ağırlamaktan onur ve mutluluk duyuyoruz. SGK insan hayatı için önemli yeri
olan bir kurum. İş kazası, meslek hastalığı, hastalık, analık, malullük, yaşlılık, ölüm ve işsizlik
gibi risklere karşı güvence sağlıyor. Ülkemizin ana gündemlerinden birisi emeklilikte yaşa
takılanlara ilişkin düzenleme. Emeklilik dediğimiz yaşlılık riskinin ortaya çıkmasıdır. Emekli
olmak isteyen kişi ‘benim yaşlılık riskim ortaya çıktı. Çalışamaz hale geldim. Sistem beni finanse
etsin’ demektedir. Sosyal güvenlik bunu söylerken EYT ise ‘biz 25 sene prim ödedik. Dolayısıyla
prim süremiz doldu. Bizi emekli yapın’ demektedir. Aslında beklenti ile sistemin ana
parametresinin birbirinden bağımsız olduğunu görüyoruz. Mevcut sisteme göre şu anda erkeklerde
1970 doğumluları, kadınlarda 1974-75 doğumluları emekli yapıyoruz. EYT ise yaş haddi
uygulamasının kaldırılmasını ve kadınlarda 38, erkeklerde 43 yaşında emekliliğin gelmesi
anlamına geliyor. Şu anda ilimizde aktif sigortalı çalışan sayısı 329 bin 325, emekli sayısı ise 187
bin 789 Yani 1,5 çalışan başına 1 emekli düşüyor. Eğer EYT düzenlemesi gerçekleşirse
şehrimizde 1,2 çalışan başına 1 emekli durumu oluşacak. Özetle şehrimizdeki istihdamı
artırmamız gerekiyor.”
Projeler üretime dönmeye başladı
Nitelikli insan yetiştirme noktasında marka bir üniversite olduklarını vurgulayan SUBÜ Rektörü
Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, “Kalite Derneği tarafından bu anlamda ödüle de layık görüldük.
Sürekli iyileştirdiğimiz +1 Eğitim Modeli’nin bir sonraki aşamasında istihdam açığı olan yerlerle
iş garantili bölüm protokollerinin imzalanması var. Bunun ilkini SAMİB ile yaptık. Bunu
yaygınlaştırmamız lazım. Türkiye’de birçok üniversite +1 Eğitim Modeli’ni uyguluyor ve bu bizi
mutlu ediyor. Bir yandan şehrin ihtiyacına yönelik bölüm ve programlar açmaya çalışıyoruz.
Uygulanabilir Ar-Ge anlayışıyla hareket ediyoruz. Öğrencilerimizin akademik çalışmaları üretime dönüşsün ve katkı sağlasın istiyoruz. Onun için Teknokent kurulumunu önemsedik ve bir an önce
hizmete açılması gerekir dedik. Bunu da iş dünyasının içinde oluşturacağız. Proje çalışmalarımız
artık üretime dönmeye başladı. Teknofest’e katılan öğrencilerimiz yarışma sürecinde edindikleri
tecrübelerle firma kurmaya ve iş almaya başladılar. Topluma hizmet misyonumuz doğrultusunda
birçok belediye ve sivil toplum kuruluşuyla toplumun farklı kesimlerine dokunacak 12-13 ortak
proje çalışmalarımız var. Uluslararası öğrenci sayımız 82 ülkeden 3 bin 500’e ulaştı ve bu
öğrencilerimizi de iş dünyasıyla buluşturuyoruz” ifadelerini kullandı.
Sorunların çözümü için harekete geçiyoruz
Sakarya’nın üreten bir şehir olduğunu ve üretime devam etmesi gerektiğini belirten SATSO
Yönetim Kurulu Başkanı Akgün Altuğ, “Sinerji Grubu olarak buradan çıkan fikirlerle hep birlikte
hareket etmemiz gerekiyor. Burası bir istişare mekanizması. Şehrin en büyük sıkıntılarından biri
küçük ve orta ölçekli işletmelerimiz için iş yeri problemi. Mevcut küçük sanayi siteleri şehrin
içinde kalmış vaziyette ve yetersiz. Bu sorunu üstümüzdeki makamlara da taşıdık. Bu süreçte
sadece istişarenin yeterli olmadığını tecrübe ettik. İstişare sonucunda herkesi doğruya ikna
etmenin gerekli olduğunu gördük. Başka konularda da bunu yapmamız gerekiyor. Şehrin bir veya
birkaç yerinde küçük ve orta ölçekli işletmelerimize iş yeri kazandırmak için ciddi bir çalışma
başlattık. SATSO olarak önümüzdeki döneme kadar mutlaka bunlardan bir tanesini yerine getirme
hedefi koyduk. Buradaki herkese de bu anlamda destek olma konusunda görev düştüğünü
düşünüyorum. Bu şehrin bir ihtiyacı ve biz bu şehrin gerçek sahipleriyiz. Bu şehirde yatırım
yaptık, istihdam sağlıyoruz, şehrin ekonomisini taşıyoruz. Dolayısıyla bu şehrin planlanmasında
söz sahibi olmamız kadar doğal bir şey olamaz. Eksiklerimizi ve nasıl çözeceğimizi biliyoruz. Biz
çözüm kilidini açtık ve bundan sonra devam edeceğiz. Küçük sanayi siteleriyle başlayacak ve
şehrin çözülmesi gereken diğer konularına doğru gideceğiz. Sinerji Grubu bir fikir ortaya koysun.
O fikri projelendirelim ve yapılması gerekiyorsa hep birlikte adım atalım. Sakarya gelişimini
sürdürmeli. Devam etmek için pedalları çevirmemiz lazım. Durarak hiçbir şey yapamayız.”
Tematik bir Teknokent olacak
Yeni Teknokent’e ilişkin bilgiler paylaşan SUBÜ Yaşam Boyu Eğitim Uygulama ve Araştırma
Merkezi (SAYEM) Müdürü Doç. Dr. Barış Boru, “Eski Toyota Diş Hastanesi’nin de yer aldığı 6
bin 900 metrekarelik alan SUBÜ Teknoloji Geliştirme Bölgesi ilan edildi. 600 metrekare temel
alanlı, 2 bin 500 metrekare kapalı alana sahip bina 49 yıllığına üniversitemize tahsis edildi. Şu
anda Teknokent şirketinin kuruluş aşamasındayız. Kurucu ortaklarla ilk toplantımızı
gerçekleştirdik. SATSO tüm evrak süreçlerinde yanımızdaydı. 1 Organize Sanayi Bölgesi ve
Arifiye Belediyesi de kurucu ortaklarımız arasında yer alıyor. Geçtiğimiz günlerde Büyükşehir
Belediyemiz de bunların arasına katıldı. SAMİB’in işin içinde olmasını özellikle istiyoruz.
Teknokent’in yer alacağı nokta sanayiye oldukça yakın, otobanın ve şehirlerarası yolların kesiştiği
bir noktada. Üniversitemizin ‘uygulanabilir Ar-Ge’ yapma misyonu doğrultusunda daha çok
savunma sanayi, mekatronik, elektrikli araçlar, tarım teknolojisi, sağlık teknolojisi gibi alanlara
odaklanmış tematik bir Teknokent oluşturmak istiyoruz. Şirketimizin kurulmasının ardından
binamızın tadilat ve tamirat çalışmaları başlayacak. Yapılan ön çalışmalarda binanın kötü bir
durumda olmadığı ve küçük güçlendirmelerle rahatlıkla hizmet verebileceği tespit edildi. Sinerji
Grubundan da yeni Teknokent’e destek bekliyoruz.”
Prototip atölyesi oluşturacağız
Sakarya Teknokent Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Yakup Köseoğlu, “Sakarya Üniversitesi (SAÜ)
Teknokentimiz Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın yaptığı gruplandırmaya göre olgun
Teknokentler arasında yer alıyor. Şu anda bünyemizde 100’ün üzerinde iş yerimiz var. Ekseriyetle bilişim sektöründe faaliyet gösteren firmalar. Çıtamızı biraz daha yükseltmeyi hedefliyoruz.
Özellikle kuluçka konusunda atılımlar yapma gayretindeyiz. Belediyelerle görüşmelerimiz
sürüyor. Teknokent sıralamasında kuluçkadan olgunluk evresine geçmiş işletmeler büyük önem
taşıyor. Bizim de amacımız kuluçka merkezini genişletmek ve prototip atölyesi oluşturmak.
Türkiye’de siber güvenlik ve kritik altyapılarla ilgili 5 üniversite pilot olarak seçildi bunlardan
birisi SAÜ oldu. Rektörümüz Prof. Dr. Hamza Al’ın rektör olarak atandığında ilk projesi SAÜ’yü
araştırma üniversitesi yapmaktı. Çünkü araştırma üniversitesi kategorisinde yer almak hem şehre
ciddi katkılar sağlıyor hem de daha çok ödenek ve kadro alma imkânı veriyor. Bunun için
üniversiteler arasında ilk 20’ye girmek gerekiyor. Hedef doğrultusunda üniversitenin araştırma
altyapısının koordinasyonunu tek elden yürütmeyi sağlayacak bir Araştırma Dekanlığı kuruldu”
diye konuştu.

KOBİ’lerin ciddi bir iş yeri sorunu var

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir