Bugünkü Hutbemizin Konusu ”Eşsiz Sermayemiz Ömür:”

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İLİ : GENEL
TARİH : 29.12.2017
EŞSİZ SERMAYEMİZ: ÖMÜR
Cumanız Mübarek Olsun Aziz Müminler!
Yüce Rabbimiz, okuduğum âyet-i kerimede şöyle
buyuruyor: “Allah, hanginizin daha iyi amel işlediğini
ortaya koymak amacıyla sizi imtihan etmek için
ölümü ve hayatı yaratandır. O, mutlak güç sahibidir,
çok bağışlayandır.”
1
Peygamber Efendimiz (s.a.s) de okuduğum hadis-i
şerifte şöyle buyuruyor: “İki nimet vardır ki
insanların çoğu bunları değerlendirme hususunda
aldanmıştır: Sağlık ve boşa geçirilen vakit.”2
Kardeşlerim!
Bugünlerde yeni bir miladi yılın eşiğindeyiz. En
değerli sermayemiz olan ömrümüzden bir yılı daha
geride bırakmak üzereyiz. Yüce Rabbimiz, hepimize
bereketli bir ömür nasip eylesin. Gelecek günlerimizi,
geride bıraktığımız günlerden daha hayırlı kılsın.
Kıymetli Kardeşlerim!
Yılları ister hicri, ister miladi diye adlandıralım.
Günleri ister hicri ister miladi takvime göre
hesaplayalım. Zamanın yegâne sahibi Yüce
Rabbimizdir. Her bir ânımızı bizlere emanet olarak
lütfeden O’dur. Ve Rabbimizin katında asıl önemli
olan, zamanı nasıl geçirdiğimizdir. Sayılı nefeslerimizi
ne uğrunda tükettiğimizdir. Ömür nimetini, yaratılış
gayemize uygun değerlendirip değerlendirmediğimizdir.
Kardeşlerim!
Rabbimizin dünya imtihanında bizler için takdir
ettiği kısa zaman dilimine ömür diyoruz. Ömür, mamur
edilmesi, ebedi kazanca dönüştürülmesi gereken hayatı
ifade eder. Eğer fani dünya hayatı, Allah’a iman ve salih
amellerle donatılmışsa mamur edilmiş demektir. Eğer bu
kısacık hayat, emanet ve sorumluluk bilinciyle Allah’ın
razı olacağı şekilde yaşanmışsa bereketlenmiş demektir.
Aziz Kardeşlerim!
Yüce Rabbimiz, ömrümüzü daha anlamlı ve
bereketli kılabilmemiz için fırsatlar sunar her birimize.
Zamanın hızla geçişini haber veren her yeni yılın
başlangıcı da bu fırsatlardan biridir. Bu fırsat, hayata
adeta yeni bir başlangıç yapmamız ve tertemiz bir sayfa
daha açmamız içindir. Bir yıla yönelik yeni niyetler ve
yüce idealler belirlememiz, hayırlı planlar yapmamız
içindir. Bu fırsat, kendimizi hesaba çekmemiz,
hatalarımızı gözden geçirip düzeltmemiz ve
günahlarımıza tövbe etmemiz içindir.
Kardeşlerim!
Öyleyse ömrümüzden bir seneye daha veda
ederken hep birlikte kendimize şu soruları yöneltelim:
Yerde ve gökte bulunan varlıklar, kendi
lisanlarıyla Yüce Allah’ı tesbih ederken biz O’na ne
kadar yakın olabildik? “Ben sizin Rabbiniz
değil miyim?”3
sualine karşı Allah’a verdiğimiz söze ne
kadar sadık kalabildik? O’nun emirlerini ne kadar
tutabildik? Yasaklarından ne kadar sakınabildik?
Bu yıl boyunca sevap hanemize hangi hayırları,
hangi iyilik ve güzellikleri kaydedebildik? Elimizi,
dilimizi, gözümüzü, kulağımızı, zihnimizi, gönlümüzü
haram ve günahlardan ne kadar koruyabildik?
İki günü birbirine denk olanın zararda olduğu şu
hayatta acaba kaç günümüzü diğerinden daha verimli
kılabildik? Kaç günümüzü ebedi kazanca
dönüştürebildik?
Anne ve babamıza, eş ve evladımıza, akraba ve
komşularımıza karşı vazifelerimizi ne kadar yerine
getirebildik? İhtiyaç sahiplerinin derdiyle ne kadar
dertlenebildik? Dünyanın neresinde olursa olsun mağdur
ve mazlum kardeşlerimizin acısını dindirmek için neler
yapabildik?
Kardeşlerim!
Bütün bu soruların cevabını vermemiz gereken
saatleri, inancımızda, kültür ve geleneğimizde olmayan
bir takım yanlış davranışlarla israf etmek bizlere
yakışmaz. Piyango ve şans oyunlarına umut bağlayarak
alın teri dökmeden, emek harcamadan kazanmaya
çalışmak, dinimizin helal kazanç duyarlılığıyla
bağdaşmaz. Alkollü içkilerle sağlığı heba etmek, sınırsız
ve uygunsuz eğlencelerle vakti öldürmek, müminde
bulunması gereken emanet bilinciyle asla uyuşmaz.
Zira Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in ifade ettiği
gibi mümin, hastalığa yakalanmadan önce sağlığının
kıymetini bilmelidir. Meşguliyete düşmeden önce boş
zamanını faydalı işlerle geçirmelidir. İhtiyarlık gelip
çatmadan önce gençliğini hayırlı amellerle
değerlendirmelidir. Darlığa ve yokluğa maruz kalmadan
önce varlığını ve imkânlarını dünya ve ahiret saadetine
vesile kılabilmelidir.4
Kardeşlerim!
Yılın bu son Cuma vaktinde Yüce Rabbimizden
niyazımız odur ki; bahşettiği iman nimetini son
nefesimize kadar taşıyabilmeyi bizlere lütfeylesin.
Günlerimizi, aylarımızı, yıllarımızı salih amellerle
bereketli kılsın. Bizleri iyi olan ve iyi işler yapan,
kötüden uzak duran ve kötülüğe engel olan kullarından
eylesin. Cennetini kazandıracak işleri yapabilme,
cehenneme götürecek davranışlardan kaçınabilme
konusunda bizlerden yardımını esirgemesin.

1 Mülk, 67/2.
2 Buhâri, Rikâk, 1.
3 A’râf, 7/172.
4 Hâkim, el-Müstedrek, IV, 341.
Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

Bugünkü Hutbemizin Konusu ”Eşsiz Sermayemiz Ömür:”

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir