“Önce Ben”

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Herkes dertli;eşinden,çoluk çocuğundan,ana babasından,akrabasından,komşusundan,işinden İş yerinden vesaire…

Kimse mutlu değil ve memnun değil hayatından.Bir doyumsuzluk var ve onun getirdiği huzursuzluk…Ama hiç kimse kendine bakmıyor ve sürekli karşısındakini sorguluyor ve suçluyor.Bir şeylerin düzelmesi adına çare aramak,çözüm bulmak yerine en kolay olan eleştiriyi yapıyor.Sonuçta hiç kimsenin memnun olmadığı bir tablo çıkıyor ortaya;HUZURSUZLUK…

Bunun tek nedeni var o da;öz eleştiri yapmamak yani kendimizi sorgulamamak…

Bazen insan tökezleyiverir anlamadan.Ama bilerek ama bilmeden istemediği yollara girer,yapmayacağı şeyleri yapar söylemeyeceği şeyleri söyler. Bazen dünya malına tamah edenler olur ve bazen de koltuklar için yapılmadık şeyler kalmaz. Aramızda yalan söyleyenler,gıybet edenler,kıskananlar,bulundukları ortamı ve mevkiyi koruma adına satanlar olur,olmuştur da lakin;hepimizin günahı var öyle değil mi? Asrı saadet devri biter bitmez ve hatta daha Peygamberimizin mübarek naaşı yerdeyken, iktidar mücadelesinin yapıldığı günler oldu unutmamak lazım…

Bizler insanız ve hata yaparız.Mesele;hatadan dönmek ve karşımızdakinin de dönmesine fırsat vermek.Yani hataları kusurları görmemek ya da gördüysek de affetmek.

Yapılan dağlar kadar iyilikler,bir böceğin kanadı kadar hata ve kusur ile birden yok oluveriyorsa,çok iyi düşünmek lazım …

İnsanoğlu hep yaşanan kötü şeyleri not eder bir kenara;gün gelip hesap sorma adına ya da yarın en ufak hatada önüne koymak adına…

Velev ki;eline fırsat geçti ve sen yüzüne vurdun ya da intikam almak için imkan doğdu.Ne oldu?çok mu mutlu oldun başkasının mutsuzluğuyla…Efendim o yapmıştı,kısas var hak var adalet var…var,var, var…Ama seni de bilen,yaptıklarını gören ve düzelmen için fırsat veren yüce Allah var…değil mi?

‘’Kim dünyada bir Müslüman kardeşinin ayıbını örterse, Allah da o kimsenin dünya ve ahirette ayıplarını örter.Buna mukabil kim de Müslüman kardeşinin kusurlarını araştırıp açıklarsa, Allah da onun kusurlarını ortaya çıkarıverir’’ (Tirmizi-Ebu Dâvud)

…O halde?

Birbirimizi düzeltmek için,doğruları söylemek ve adaleti hatırlatmak lazım.Tabii ki münasip bir dil ve lisanı edep ile…Doğrudan söylemek zor geliyorsa,peygamber metodu uygulayarak dolaylı ve kişi göstermeden de yapılabilir ama muhakkak doğru yol hatırlatmalı… ve Adalet adına,Allah adına söylenecekler söylenmeli…

Varsın sevmesinler beni;şayet beni sevmemekle Allah’ın rızasını kazanacaklarsa…Varsın yerden yere vursunlar beni;şayet,bu bedenin zayi olmasıyla bu alem düzelecekse…Yani;kazanımlar sadece Allah ve vatan için olacaksa,bedenin ve şahsın hiçbir önemi yoktur.Başka menfaatler için kavga ve gürültü etmeye değmez dostlarım…

Bu günahkar önce kendini düzeltsin ve Mevla affetsin…sonra da bildiği doğruları ve yanlışları;Allah için söyleme cesareti hiç bitmesin…

Sağlık ve huzur dolu günler dualarımla…

“Önce Ben”

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. ya allah aşkına… sen ne anlattın.???!!!
    her türlü konuda senin ile yüz yüze oturup gerekir ise halka açık bir şekil de tartışırım. ya ne anlattın, hadi sen şimdi bu makalenden kısaca bir kaç özet çıkar.

    Cevapla